-
1 uzun\ araç
фу́ра (ж) -
2 uzun araç
long vehicle -
3 uzun
uzun araç Langtransporter m, „long vehicle“;uzun atlama Weitsprung m;uzun boylu hoch gewachsen;o kadar uzun boylu değil das geht nicht ganz so weit; int Schluß jetzt!;uzun çizgi Gedankenstrich m;uzun dalga Langwelle f;uzun etmek weitschweifig sein; übertreiben; sich zieren;uzun hava eine Liedform der türk. Volksmusik;uzun huzmeli far AUTO Fernlicht n;uzun kollu langärmelig;uzun kulak(lı) (Meister) Langohr n;uzun mesafeli koşu Langstreckenlauf m;uzun metrajlı film Spielfilm m;uzun oturmak fam sich langmachen; sich hinfläzen;uzun ömürlü süt H-Milch f;uzun sürmek lange dauern;uzun uzadıya lang und breit; ausführlich; eingehend;uzun uzun unverwandt, lange, unentwegt;uzun ünlü lange(r) Vokal;uzun yol şoförü Fernfahrer m, -in fuzunları yakmak Fernlicht anschalten -
4 ausscheren
ausscheren v/i <-ge-, sn> savrulmak (uzun araç usw);aus der Reihe usw ausscheren sıradan usw çıkmak -
5 üvendire
1. منخس [مِنْخَس]2. مهماز [مِهْماز]3. مهمز [مِهْمَز] -
6 مهمز
مِهْمَز1. üvendire2. mahmuz3. övendire -
7 dirgen
1. مذراة [مِذْراة]2. مذرى [مِذْرًى] -
8 براد
بَرَّاد1. dipfrizAnlamı: yiyecekleri çok düşük ısılarda dondurarak uzun süre saklamak için kullanılan buzdolabı2. frijiderAnlamı: buz dolabı3. soğutucu4. buzdolabı -
9 ثلاجة
ثَلَّاجَة1. dipfrizAnlamı: yiyecekleri çok düşük ısılarda dondurarak uzun süre saklamak için kullanılan buzdolabı2. frijiderAnlamı: buz dolabı3. soğutucu4. buzdolabı -
10 ماصة
ماصَّة1. marpuç2. pipet3. aspiratörAnlamı: emmeç, havadaki duman toz dışarıda atan cihaz4. emmeç -
11 مثلجة
مَثْلَجَة1. dipfrizAnlamı: yiyecekleri çok düşük ısılarda dondurarak uzun süre saklamak için kullanılan buzdolabı2. frijiderAnlamı: buz dolabı3. soğutucu4. buzdolabı -
12 مذراة
-
13 مذرى
-
14 مصاصة
مَصَّاصَة1. emzik2. marpuç3. pipet4. emmeç5. aspiratörAnlamı: emmeç, havadaki duman toz dışarıda atan cihaz -
15 ممص
مِمَصّ1. vantuz2. marpuç3. pipet4. emmeç5. aspiratörAnlamı: emmeç, havadaki duman toz dışarıda atan cihaz -
16 منخس
مِنْخَس1. üvendire2. mahmuz -
17 مهماز
مِهْماز1. üvendire2. mahmuz -
18 övendire
مهمز [مِهْمَز]
См. также в других словарях:
uzun araç — is., cı Normal bir yük aracından daha uzun olan, çok eşya taşımak için kullanılan taşıt … Çağatay Osmanlı Sözlük
uzun — sf. 1) İki ucu arasında fazla uzaklık olan, kısa karşıtı 2) Başlangıcı ile bitimi arasında fazla zaman aralığı olan, çok süren Uzun ince bir yoldayım / Gidiyorum gündüz gece. Âşık Veysel 3) zf. Ayrıntılı, derinlemesine Uzun düşündüğünü unuttuğu… … Çağatay Osmanlı Sözlük
araç — is., cı 1) Bir iş yapmakta veya sonuçlandırmakta, gücünden yararlanılan nesne 2) Kişiler veya nesneler arasında bağlantı sağlayan şey, vasıta Dil, anlaşmayı sağlayan bir araçtır. 3) Taşıt Taşıt araçlarına hiç binmez, yaz kış asker postalları ile… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mil — 1. is., mat., Fr. mille Karada 1609, denizde 1852 m olarak kabul edilen bir uzaklık ölçü birimi Köprü ile Kadıköy arasındaki mesafenin kaç mil olduğunu bilmiyordum. A. Rasim Birleşik Sözler deniz mili hava mili kara mili Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tirek — uzun eğri araç … Beypazari ağzindan sözcükler
literature — /lit euhr euh cheuhr, choor , li treuh /, n. 1. writings in which expression and form, in connection with ideas of permanent and universal interest, are characteristic or essential features, as poetry, novels, history, biography, and essays. 2.… … Universalium
gelberi — is., hlk. 1) Büyük ocaklardan ateşi dışarı çekmek için kullanılan uzun saplı demir araç 2) Tırmık 3) Harman döküntülerini toplamaya yarayan araç 4) Ağaç dallarını budamak için kullanılan eğri demir Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller gelberi etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
iğne — is. 1) Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç 2) İki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç Çengelli iğne. Toplu iğne. 3) Toplu iğnenin süs olarak kullanılan, iri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaşağı — is. 1) Hayvanları tımar etmek için kullanılan, sacdan, dişli araç 2) Sırtı kaşımak için kullanılan uzun saplı, ucu kaşık veya el biçiminde, tırnaklı araç Birleşik Sözler kavga kaşağısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kürek — is., ği 1) Toprak, kömür vb.ni bir yerden bir yere alıp atmaya, taşımaya yarayan ve yayvan bir bölümü, buna bağlı uzun bir sapı bulunan araç Ölünün cesedi üstüne atılan birkaç kürek toprak gibi hatırası üzerine kapanan birkaç satır yazı! A. Ş.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
açılmak — nsz 1) Açma işi yapılmak veya açma işine konu olmak Bu esaslara aykırı eğitim ve öğretim yerleri açılamaz. Anayasa 2) Renk koyuluğunu yitirmek Perdenin rengi açıldı. 3) Kendine gelmek, biraz iyileşmek, ferahlamak Ateşi düşünce hasta açıldı. 4) e… … Çağatay Osmanlı Sözlük